Jan Valjean, yoksul bir köylüdür, ailesini
doyurmak amacıyla çaldığı –yalnızca- bir somun ekmekten dolayı kürek
cezasına çarptırılmış, defalarca kaçma teşebbüsünde bulunduğundan cezası
katlanmış ve on dokuz senelik hapisten sonra inançlarını yitirmiş,
topluma öfke ve kin duyarak tahliye olmuştur. Sefil bir halde geldiği
“D” kasabasında, kasabanın piskoposundan gördüğü iyilikle aydınlanır
ruhu.
Hayata ahlak ve fazilet sahibi iyiliksever bir insan olarak yeniden
başlayan Valjean, Fransa’nın kuzeyinde ucuz mücevher imalatçılığı
yaparak yaşamaktadır şimdi; geçmişini gizlemiş, zenginleşmiş ve herkesin
sevgisini kazanıp kasabanın belediye başkanı olmuştur. Valjean’ın
gizlediği geçmişten şüphelenen detektif Javert, araştırmaya koyulur ve
“D” kasabasındaki hırsızlık olayına kadar ulaşır. Oysa, isim
benzerliğinden, bir başkası Jan
Valjean’ın yerine tutuklanmış, mesele kapanmıştır. Ne var ki Valjean’ın
ahlakı, kendi yerine bir başkasının hapsedilmesine izin vermez. Teslim
olur ve yeniden küreğe gönderilir.
Aradan bir kaç yıl geçtikten sonra bir kez daha kaçmayı başaran
Valjean, teslim olmadan önce sakladığı –namusuyla kazanılmış- paralarını
alır, Fantiana’nın kızı Cosette’i bulur ve bir manastırda bahçıvan
olarak çalışmaya başlar. Evlat edindiği Cosette ise rahibe okuluna
gitmektedir. Müfettiş Javert’ten kurtulmuş gibidir Jan Valjean.
Bu sakin hayat, Cosette’in genç ve güzel bir genç kız olmasıyla
değişir. Babası Napolyon ordusunda subaylık yapmış bir delikanlı;
Marius’a aşık olmuştur Colette.
Zengin dedesi tarafından büyütülen Marius, 1832’de isyan eden
sosyalistlerin safındadır. Her zaman haklıdan yana olan Jan Valjean da
öyle. Paris kanla yıkanırken, Javert ile Jan Valjean karşı karşıya
gelirler. Valjean Javert’in hayatını bağışlar. Ancak bu yüce gönüllük
karşısında bütün inandığı değerleri yıkılan Javert, intihar eder.
İsyancıların durumu da pek parlak değildir. Marius ağır yaralanır ve
Valjean tarafından kurtarılır. Cosette’in bu genci sevdiğini anlayan
Valjean, onun eski bir kürek mahkumunun kızı olarak bilinmesini istemez
ve ortadan kaybolur. Oysa Marius, hayatını kurtaran kişinin Valjean
olduğunu öğrenmiştir. İki genç, son anlarını yaşayan Valjean’a
koşarlar....
Jan Valjan ekmek çaldığı için beş yıl kürek cezası ile cezalandırılır.
Birkaç kere kaçmaya kalkıştığı için cezası ağırlaştırılır ve 19 yıl
hapiste kalır. Çok güçlü bir insan olan Jan Valjan, hapiste iyi
duygularını kaybetmiş gibidir. Hapisten çıktıktan sonra, mahkum olduğunu
gösteren belge yüzünden herkes ona kötü davranır. Rahip onu evine alır.
O ise evden gümüş takımları çalar. Fakat yakalanır. Rahip şikayetçi
olmaz ve ona iki de gümüş şamdan hediye ederek onlardan elde edeceği
parayı namuslu adam olma yolunda harcamasını ister. Bu olay Jan Valjan
için bir dönüm noktasıdır. Madlen adıyla iş hayatına atılır, zengin
olur. Fanten adında düşmüş fakat ruhça temiz bir kadına ve kızına yardım
eder.
Polis müfettişi Javer, birden ortaya çıkan ve kısa zamanda zengin olan
herkesin “Baba” dediği Madlen’in kim olduğunu merak eder ve Madlen
Baba’nın aslında Jan Valjan olduğunu anlar ve Jan Vanjan’ı ihbar eder.
Ancak ihbarın yanlış olduğu ve Jan Valjan adında birinin hapiste
bulunduğu mahkemece tespit edilir. Bunu öğrenen Madlen Baba (Jan Valjan)
teslim olur ve hapiste Jan Valjan sanılan mahkumun kurtulmasını sağlar.
Hapiste bir gece kaldıktan sonra kaçarak bir limandan denize atlar ve
herkes onun öldüğünü sanır.
Fakat müfettiş Javer öyle düşünmez. Jan Valjan, Fanten’e verdiği sözü tutmak üzere Fanten’in kızı Kozet’i bulur ve onu büyütür.
Müfettiş Javer onları takip etmektedir. Takip edildiğini anlayan Jan
Valjan kaçarak, Kozet’i yatılı olarak bir kiliseye verir ve kendiside o
kilisenin bahçıvan yardımcısı olur.
Bay Jilnorman adlı birisi torunu Maryüs’ü büyütmektedir. Maryüs avukat
olmak için çalışıyor ve dedesinin yanında kalıyordu. Ancak bir tartışma
sonucunda Maryüs dedesinin evini terk ederek bir süre Sen-Jak otelinde
kalır. Maryüs, borçlanmamak için otelden ayrılarak arkadaşı Kurfeyrak’ın
odasına taşınır ve eğitimini tamamlayarak avukat olur. Bir gün Maryüs
Lüksemburg parkında dolaşırken Kozet’i görür ve ona ilk bakışta aşık
olur ve onu her gün görebilmek için bu parka gelir. Maryüs ile Kozet
arasındaki ilişkiyi fark eden Jan Valjan bu ilişkiyi istememektedir ve
oturdukları evden taşınırlar. Fakat Maryüs onları yine bulur ve Maryüs
ile Kozet gizli gizli buluşurlar.
Bazı kişiler Krala karşı ayaklanırlar. Bunların içinde Maryüs de
vardır. Daha sonra olaylar arasında Müfettiş Javer devrimcilerin tutsağı
olur. Devrimcilerin arasına katılan Jan Valjan, Müfettiş Javer’i
kurtarır. Jan Valjan, bir çatışma sırasında yaralanan Maryüs’ü kurtarır.
Ancak Müfettiş Javer ikisini de yakalar. Müfettiş Javer kendisini
devrimcilerin elinden kurtaran Jan Valjan ve Maryüs’ü serbest bırakır
ancak görevini yerine getiremediği için intihar eder.
Maryüs iyileşir ve Kozet ile evlenir. Zaman içerisinde iyice yaşlanan Jan Valjan da ölür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder